19 Aralık 2011 Pazartesi

ne sevgiler geldi geçti gönlümden..





cok uzun aman oldu belki gercektn sevmeyelı belkide ben gercekten hiç sevmedim.suan farkındayım ki karsılıksız sevdigim tek canlı köpeğim... aklımdakileri öldürebildigim yok,öldürmeye her calıstıgımda birseyler cıkıyor öldürme diye,özledigim insanlar kapının bir ucundan basını gösteriyor,gitmeme izin verme ayse diyor.
kendimi sevmiorum,çünkü ben kendim kadar kimseyi sevemiyorum,belki sevebilsem eşitlenicek herşey.. Deniyorum olmuyor ya ben daha fazla seviyorum ya karsımdaki benden fazla..Aglamak en cıkarsız arkadasım oluyor bazı geceler..nedensiz sebepsiz öyle saatler geçtikce aglıyorum.. insanların bana yaptıkları benim insanlara yaptılarım vs hiçbirsey cıkmıyor aklımdan..kendimle kalmak istedigim günler geliyor peşi sıra. kalamıyorum..Çünkü biliyorum kendimle kalırsam,işin içinden cıkılmayacak noktalara gelecegiz..Unut kendini unut içindeileri ayse diyorum...

kendinle kaldıgın zamanlardaki gibi,aslında her zamankı gibi,tek basına cıkabilmeyi düşün her seyin içinden..bunca zaman ki beklediğin sadece sevilmekken,sadece sevilmenin de yetmediğini anladığın zamanlardan geçtin..Çok sevdin,sevilmedin.hiç sevmedin çok sevildin...Ve gözyaşların akarken seninle,yanında omadı hiçkimse..Anlatmaya calıstıklarını kimse anlamadı belkide,ya da yanlış anladı..kimse senin kalbinin gözünden görmeyi basaramadı..Güçlü olmak zornda oldugun zamanları,güçlü göründüğün zamanları görmek istemedi kimse..seni kimse bilmedi,sen onca insani bilirken..Anlatamadin kimseye herseyini,çünkü bilirdin eskiden,kimseye birsey anlatılmıcagını..Yasadıkca öğrendin,öğrendikçe nefret ettin insanlardan.. ve sana neden sevmiyorsun dendikçe,ben nefret ettim sevmekten demeyi öğrendin..






15 Aralık 2011 Perşembe

hoop ben geldim*



oooh be şöyle bi detoks arasından sonra kendimde blog yazmaya devam edebilme gibi bir istek buldum o yüzden yine elim klavyede blogspot için gidip gelmeye basladı.Yazmadıgın süre içerisinde olanları anlatsam muhtemelen yazarken uyur kalırım.O yüzden yeni bir baslangıç yapıp startı bugunden itibaren vermek istiyorum.Aaa ama yazmadıgım onca zamanda olan seylerden en önemlisi Maya adındaki köpeğim.Çok tatlı kim görse yemek ister o derece yani :)
Şimdi bugünlük bu kadar olsunçİlk günden hazırlıkle değilim uzun uzun yazmaya.Ama arayı acmıcam bu defa söz :)




16 Ocak 2011 Pazar

Imperfection is beauty, madness is genius and it's better to be absolutely ridiculous than absolutely boring.


Bugün cok luzumsuz bir his kapladı içimi,beklemedigim ummadığım şeyleri hissettim derinden,belki de uzun zamandır kendimle yalnız kalıp düşünemeyeşimdendi bu kadar zaman sonra hissettiklerim.Hep birşeyler vardı oyalanmamı saglayan,ya da hep birileri..Bugün ilk defa yastıga kafamı koydugumda,sorgulama sansı buldum kendimi..Aradığım şey çok basitti aslında,bana göre basit ya da..Yıllardır bulamayışımın sebebini düşündüm sonra,yanlış
yerlerde mi aramıstım,yoksa uçarı kişiliğimden dolayı mı aradığım seyi bulamamıştım.Hep pozitif olmakla,umursamaz durmakla mı alakalıydı ya da.. Öyle ya da böyle istedigim seyi bulamamıstım,artık bıraktım beklemeyi,istemeyi..Tamamen akışında yaşıyorum hayatı.Bana darılıp gücenmeyin nolur,siz sebep oldunuz bunlara,siz sebep oldunuz "bu" bana..